account for

  1. sebebi … olmak, izah etmek.
    That accounts for it: Şimdi anlaşıldı/Demek sebebi bu idi.
    There
    is still much to be accounted for: Daha izah edilmesi gereken çok şey var.
    I can't account for it: Bunu izah edemiyorum.
masrafların hesabını vermek Verb
masraflarının hesabını vermek Verb
masraflarının hesabını vermek Verb
sorulmak Verb
...'i ... olarak muhasebeleştirmek Verb, Accounting
bir şeyin hesabını vermek Verb
nedenini açıklamak Verb
birinden hesap sormak Verb
birisinden bir şeyin hesabını sormak Verb
birinden bir şeyin hesabını sormak Verb
zorunda kalmak Verb
bir şeyden mesul olmak Verb
bir şeyin hesabını vermek Verb
(Br) biri için veresiye hesabı açmak Verb
biri namına satmak Verb
kendi hesabına çalışmak
birine bir şeyin hesabını vermek Verb
hesap açtırma başvurusu
(Br) borsada vadeli muamele
alivre almak Verb
'nın emrine ve hesabına
...'nın emrine ve hesabına
bankadaki hesabın matlubuna geçirilerek ödenen çek
takas ve mahsup çeki
bankalardaki hesabın matlubuna geçirilerek ödenen çek
(Br) vadeli iş
veresiye alışveriş
gümrük resmi alıcı tarafından ödenecektir
muhasebe kayıtlarını kolaylaştırmak için
dış ülkedeki hesaba
yabancı hesaba
dış ülkelerdeki hesaba
hesabıma
bana kalırsa
kendi hesabıma
yalnız kendi hesabıma
kendi hesabına
hesabına, namına.
sizin hesap ve riskinize
üçüncü bir şahıs namına sigorta
kendi hesabına sigorta
bankaların piyasadan senet iştira etmeleri ve şehir dışı müşterilerine ikrazda bulunmaları Noun
takas ve mahsup üzere
hesap verilme sırası
(Br) vadeli satış
birinin hesabına 1000 dolar havale etmek Verb
alivre satış
(borsa , Br) vadeli satış
vadeli (borsa) satış
vadeli menkul değerler Noun
biri namına satmak Verb
kredili satmak Verb
tasfiye edilmiş hesap
borsa komisyonculuğu
taksitli satmak Verb
vadeli satmak Verb
(ticaret) kendi hesabına
kendi hesabına iş yapmak Verb
komisyonculuk
kendi hesabına yapılan işlem
kendi hesabına yapılan işlem
borsada vadeli işlem
(Br) borsada vadeli işlem
yabancılar için yapılan (komisyonlu) işlem
kendi hesabına çalışmak Verb